Bu cuma ritüelinin konuğu bence sadece kadınların, ya da kız babalarının değil herkesin ama herkesin izlemesi gereken bir belgesel: Miss Representation. Miss Representation belgeselini yaklaşık bir sene önce görmüştüm ama bir türlü sessiz sakin bir ortam denk getirip de izleyememiştim. Geçtiğimiz günlerde Netflix’te gezinirken denk gelince bu bir işaret olmalı diye düşündüm. Ve arkadaşımla izleyecek bir şey ararken aklıma geldi. Oturup büyük bir dikkat ile izlemeye başladık.
Sürekli kadın erkek eşitliği, toplumda kadın algısı üzerine kendimi geliştirmeye çalışsam da gözden kaçırdığım çok şey olduğunu fark ettim. Ve “bilinçli” olanlarımızın bile dikkatini çekmeyecek kadar bizim için normalleşmiş bu kadın algısını görmek beni bir kere daha üzdü. Miss Representation belgeseli medyadaki kadın algısına ve bunun günümüz toplumundaki kadınlara, özellikle de küçük kızlara olan etkisinden bahsediyor. Belgesel dediğime bakmayın çünkü başlangıç ile bitiş arasındaki zaman nasıl geçti anlamıyorsunuz bile. Her gün maruz kaldığımız medya bombardımanına daha farklı bir pencereden bakmak isterseniz Miss Representation’ı mutlaka izleyin derim. Eğer belgesel ve bu hareket ile ilgili daha fazla bilgi almak isterseniz, The Representation Project websitesinin linkini buraya bırakıyorum. -xoxo, madam kişot